Dijitalizasyon, otonom derken sürücüsüz otomobiller gün geçtikçe yaklaşmaya başladı… Peki siz önümüzdeki yıllarda sürücüsü olmayan bir taksiye ya da otobüse biner miydiniz?
Uçak Mühendisi olan bir arkadaşım bugünün teknolojisiyle aslında pilot olmadan bir uçağın A noktasından B noktasına rahatlıkla gidebileceğini, inip kalkabileceğini anlatmıştı. Fakat insan psikolojisi böyle bir durumu kabul etmeyeceği için sistem hala geleneksel yöntemlerle devam ediyor. Bence çok uzun yıllar bu durum devam edecek. Bizler otonom sürüşe geçsek dahi…
Bu işler nasıl başladı isterseniz gelin kısaca hatırlayalım.
Pasif güvenlik sistemlerinin gelişmesi ve standart hale gelmesinin ardından Volvo başta olmak üzere aktif güvenlik sistemleri anlamında çok ciddi teknolojilere imza attılar. Kameralar, radarlar, gece görüş sistemleri, yaya algılama, şerit takip vs… vs…
Günümüzdeki neredeyse yukarda saydığım birçok teknoloji satın alınabiliyor. Aslına bakarsanız bir anlamda sürücü dışında bir güç otomobile müdahale eder hale geldi. Otonom sürüşe yavaş yavaş ilerlediğimiz şu günlerde buna en yakın otomobil olan yeni E-Serisi’yle bir test sürüşü yaptık. Sürüş öylesine akıllı geçiyordu ki, bana gerçekten de gerek yok sorusunu dahi kendi bir an sormak durumunda kaldım…
E-Serisi yollardaki tabelaları tanıyordu, adaptif cruise kontrol sistemi öndeki araca göre kendini ayarlıyor, hızlanıp-yavaşlıyordu. Şerit takip sistemi son derece hassas çalışıyor ve siz direksiyona dokunmasanız da sizi şerit içinde rahatlıkla tutabiliyor. Ayrıca sinyal verdiğinizde de sizi güvenli bir şekilde diğer şeride taşıyor. Virajlarda son derece hassas bir şekilde dönüş yapıyor ve son olarak önünde çıkan her engeli tanıyor ve bu bağlamda fren yapabiliyor.
Bu yakın dönemde otonom sürüşle ilgili yaşadığımız çok canlı bir örnek oldu… Bu konu diğer bir inovatif marka olan BMW ise 100.yılında yeni stratejileriyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Tabii bu sefer karşısında sadece otomobil markaları yok. Google, Apple, Tesla ve diğerleri hafif kompozitlerden yapılan elektrikli, sürücüsüz otomobiller tasarlamak ya da üretmek için milyarlar harcıyor. Onlarda önümüzdeki dönemde gelecekten pay almak adına inanılmaz teknolojiler yaratma çabası içindeler…
Tesla ABD’deki en önemli elektrikli otomobil üreticisi konumunda. Google ise önümüzdeki birkaç yıl içinde otonom sürüş yapan otomobilleri piyasaya çıkarabilir.
İşler sadece otomobil ve teknoloji üreten markalarında dışına çıktı ve İnternet ve mobil telefonlar üzerinden hizmet veren ulaşım uygulaması Uber’de otonom teknolojisiyle hizmet vereceğini duyurdu. Testlerine Pittsburgh şehrinde başlayan Uber, test otomobili olarak Ford’un ülkemizde Mondeo olarak satılan Fusion modelini kullanıyor. Araçta; radar, lazer tarayıcılar ve kameralar yer alıyor.
Uber, test için “sürücüsüz araç teknolojisini geliştirme çabalarımız için kritik önemde” dedi ve eğitimli bir sürücünün otomobilin tüm operasyonlarını sürekli gözlemlediğini belirtiyor.
Ford, Volvo ve Lyft ile birlikte Uber, sürücüsüz araç teknolojisi önündeki bazı yasal engellerin kalkması ve bazı yasal değişiklikler için milletvekilleri ve denetçiler arasında lobi faaliyetleri yürütmeyi amaçlıyor. Uber’in projesi Pittsburgh’daki Carnegie Mellon Üniversitesi ile ortak yapılıyor.
Anlayacağınız işler dünyada otonom sürüş adına çok hızlı gidiyor… Peki siz İstanbul gibi bir trafikte sürücüsü olmayan bir taksiye ya da otobüs biner miydiniz? Ya da böyle teknolojiye güvenir miydiniz?
Ben şahsen bunu mantığıma pek de kabul ettirebileceğimi zannetmiyorum… Belki çocuklarım ve onun torunları bu teknolojileri yaşayarak büyüyecekleri için onlar bu duruma daha sıcak bakalbilirler…