BMW Bannerı
Otomobilkolik
LASTİK SEKTÖREL

Doğru Lastik Hava Basıncı Neden Önemli?

doğru-lastik-hava-basinci-michelin

“Doğru lastik hava basıncı neden önemli” konusuna Michelin, “Lastikte Doğru Hava Basıncı” etkinlikleriyle ışık tutuyor. 

Michelin’in 2004 yılından bu yana sürdürdüğü bu etkinlik kapsamında 34 bin 656 araca ulaşıldı. Yapılan aktivitelerde araçların yüzde 22’sinin lastik hava basıncının tehlikeli durumda olduğu ortaya çıkıyor.

Doğru Lastik Hava Basıncı Neden Önemli?

Lastik basıncının doğru seviyede olması güvenlik, uzun ömür ve yakıt tasarrufu açısından büyük önem taşıyor. Lastik basıncının gerektiğinden daha düşük veya daha yüksek olması aracın yol tutuşunu, lastiğin performansını ve dayanıklılığını olumsuz yönde etkilerken, bu durum ciddi kazalara yol açabiliyor. Düşük basınç, lastiğin yola tutunmasını zorlaştırırken sürücüye araç hakimiyeti sağlaması konusunda sorunlar yaşatabiliyor. Düşük hava basınçlı olarak kullanılan lastikler:

  • Yol tutuş kabiliyetini azaltır.
  • Direksiyon hâkimiyetinde tutarsızlığa neden olur.
  • Islak zeminde fren mesafesini uzatır
  • Aşırı ısınacağından patlama riski artar

Tüm bunlar da trafik kazalarının meydana gelmesi riskini artırır.

Düşük Hava Basıncı Neden Tehlikeli?

Lastiklerde düşük hava basıncı, lastiğin aşırı esneyerek ısınmasına ve bununla birlikte temas yüzeyinin bozularak yol tutuşunun azalmasına neden oluyor. Düşük basınçlı lastikler, ıslak zeminde ise lastiğin yolla temasını yitirmesi sebebiyle daha ciddi sorunlara yol açıyor. Araç kontrolünün kaybedilmesine ve kazalara yol açan düşük hava basınçlı lastikler yollar için büyük tehlike yaratıyor.

Yıllara göre karşılaştırma

Yıl İncelenen araç sayısı Düşük hava basıncı
2015 3033 22 %
2014 3556 29 %
2013 3255 37%
2012 4206 32%
2011 4556 30%
2010 3880 43%

 

Diğer Yazılar

Hyundai, Avrupa’da yüzde 4.6 pazar payına ulaşarak 518.566 adet satış gerçekleştirdi

Ahmet Armağan

Pirelli, akıllı hamurlu yeni Cinturato P7’yi pazara sundu

admin

Ağustos ayında araç fiyatlarında belirgin gerileme! Araç fiyatları düşmeye devam edecek mi?

Ahmet Armağan