TEST: Audi A4 1.4 TFSI

Audi A4 1.4 TFSI

Audi A4 uzun zamandır yenilenmeyi bekliyordu. Peki gerçekten de eskisinden daha da iyi mi?

Avrupa’da emisyon normlarına gelen standartlarla birlikte D segmentinde yer alan büyük sedanlar, downsizing rüzgârıyla oldukça düşük hacimli motorlara kavuştular. Geçmişte 2.0 lt’nin altında modellere rastlamak neredeyse imkansızken, önce 1.6 sonra 1.4 derken bazı markalar 1.0 lt’lik motorlara bile yer verilmeye başladı.

Dünyada emisyonun etrafından dönen bu değişim, tabii ki ülkemizin yüksek vergilendirmesine yaradı ve bu sınıfta yer alan otomobillere sahip olmak daha kolay hale geldi. Özellikle de Premium segmentte tüm markaların düşük hacimli motorlara yer vermesi kullanıcıların iştahını da fazlasıyla kabarttı.

Mercedes C-Serisi, Volvo S60 derken BMW 3 Serisi’de 1.6 lt’lik benzinli turbo motorları ürün gamına katmıştı. Hatta BMW ve Volvo 1.5 lt’lik üniteler sunuyor.

Audi motor konusunda hiçbir zaman rakiplerinin gerisinde kalmadı. Fakat 2008 yılında yenilenen ve markanın en önemli modellerinden biri olan A4, tüm rakiplerinin yenilenmesine rağmen bir türlü değişmiyordu. 2012 yılında küçük bir makyaj operasyonu geçirmiş olsa da yenilenen, kalite ve teknoloji anlamında güçlenen rakipler arasında varlığını hep eski yüzüyle devam ettirmeye çalıştı.

Ona aslında eski yüzlü demek biraz haksızlık olabilir. Çünkü Audi, üretildiği her dönemde gelenekçi çizgisinden hiçbir şey kaybetmeden kendine özgü tasarımıyla uzun yıllar beğenilmeyi başaran modeller üretiyor.

Audi, karşınızda duran bu otomobil içinse tam 8 yıl bekledi. Fakat dıştan bakıldığında “Eskisine çok benzemiyor mu?” sorusunu yine bizlere sordurmayı başardı. Evet çok benziyor doğru… Aslında Audi bunu her zaman yapıyor ve belki de başarıyı bu şekilde yakalıyor. Fakat yeni A4’ün biraz derinlerine inmeye başladığımızda değişimin aslında ne kadar köklü ve otomobilin her noktasında yaşandığını görüyoruz. yeni A4’ün altyapısı başta olmak üzere A’dan Z’ye yenilendi.

Yeni altyapıya sahip B9 kodlu A4, Volkswagen Group’un MLB platform’unun 2.halini (MLB Evo) kullanıyor. Bu sayede 120 kg hafifleyen otomobil eski modele oranla yüksekliği aynı kalırken 25 mm büyümüş ve 16 mm daha genişlemiş boyutlarla karşımıza çıkıyor.

Tasarımındaki sportif görünüm ve sert hatlar artık çok daha belirgin. Muhafazakarlıktan ödün verilmeden tasarlanan karoser artık 0.23 Cx ile daha aerodinamik bir değere sahip. Dış görünümde dikkati çeken LED DRLs far teknolojisi sayesinde otomobilin bakışları çok daha ilgi ve dikkat çekici bir görünüm sunuyor.

Yeni A4 artık her zamankinden daha teknolojik ve konfor odaklı olarak karşımıza çıkıyor. Yukarıda bahsettiğim uzun bekleyişin sebebi aslında Audi’nin bu otomobille ilgili büyük gelişmeler kaydetmesi… Bunun için müşteriler dinlenmiş ve görüşlerine bir hayli önem verilerek daha yumuşak ve daha rahat bir A4 yaratılmış.

Aslında otomobilin tasarım anlamında büyük değişimi kabinde yaşanıyor. Şu anda kendi sınıfındaki en iyi iç mekâna sahip olduğunu söyleyebiliriz. Son derece kaliteli bir his sunan kokpit, çok iyi hazırlanmış ve tıka basa teknolojiyle dolu. Malzeme yumuşacık ve yeni şık direksiyon elinizin içinde sanki sizden bir parça gibi. 12.3 inç’lik dijital gösterge paneli sanal bir uçak kokpiti havasını yansıtıyor. Vites kolunun yeni tasarımı da bunu doğruluyor. Merkeze konumlandırılmış 8.3 inç’lik yüksek çözünürlüklü ekrana sahip bilgi ve eğlence sistemi Audi MMI, son derece sezgisel ve kullanımı da oldukça basit.

Kabinden devam edersek, özellikle geliştirilen omuz ve baş mesafesi sayesinde yeni A4 rakiplerine oranla çok geniş hissettiriyor. Ayrıca dingil mesafesine eklenen 23 mm sayesinde arka koltuklarda oturan uzun boylu yolcular ise artık daha rahat bir yolculuk yapacak.

Artık yeni A4 ile yola çıkma vakti… Test otomobilimizde Audi’nin 1.4 lt’lik TFSI motorunun geliştirilmiş 150 HP’lik bir versiyonu yer alıyor. Evet bunun dışında bir de S Line donanım mevcut. Bu daha sert bir süspansiyon ve daha fazla yol tutuş demek. A4 kendi sınıfında en keskin sürüşe sahip bir model olmasa da, yola son derece bağlı olduğunu yüksek hızlarda girip çıktığınız virajlardaki güveniyle hissettiriyor. Çok stabil ve bunu yaparken yeni elektromekanik direksiyon sizle sürekli iletişim halinde. Unutmadan; bugüne kadar kullandığım en hisli A4 direksiyonu olduğunu da vurgulamalıyım.

Audi Drive Select ile yumuşak bir sürüşe olanak tanıyan A4, Dynamic mod ile konforu minimuma taşıyor ve sert bir sürüş ortaya koyuyor.

Eğer Comfort modundaysanız ve yol yüzeyinde de bozukluklar varsa, süspansiyonun bu durumu çok iyi bir şekilde filtre ettiğini hissediyorsunuz.

1.4 lt’lik ünite yeni A4’ü son derece başarılı bir şekilde taşıyor. 7 kademeli S tronic şanzıman sportif sürüşü her zamanki gibi destekliyor. 150 HP’lik motor, özellikle alt devirlerde etkili olmayı başarıyor ve hafif gövdeyi yüksek hızlara zorlanmadan çıkarabiliyor. Ayrıca yüksek yakıt verimliliğiyle bizlerden tam not alıyor.

Yeni A4’ü kullandığımız süre içinde yol bilgisayarımız bizlere 100 km boyunca şehir içinde  7.2 – 7.5 lt’lik bir değer sunmayı başardı.

Gün sonunda yeni A4’ün eskisinden her anlamda çok daha iyi bir otomobil haline geldiğini gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Ayrıca sınıfındaki rakiplerinden daha kaliteli hissettiriyor, daha geniş ve daha çok teknoloji sunuyor.

 

 

1 comments

Comments are closed.