Volvo, elektrikli araçlara temkinli yaklaşan kullanıcıları hedefleyen yeni XC70 modelini tanıttı.
Bu model, geleneksel station wagon tasarımını geride bırakarak SUV formunda ve plug-in hibrit (şarj edilebilir hibrit) motorla donatıldı. Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı’nın (MITT) yayımladığı bilgilere göre, XC70’in bu yılın sonlarında Çin’de piyasaya sürülmesi planlanıyor; ancak Volvo, aracı diğer pazarlarda da sunmayı değerlendiriyor.
Tasarım ve Dış Görünüm
Yeni XC70, Volvo’nun EX90 modeliyle benzer, aerodinamik ve keskin hatlara sahip bir tasarım sunuyor. Ön kısmında tamamen kapalı bir ızgara bulunuyor; bu, elektrikli araçlara özgü bir tasarım unsuru. Ancak, altta yer alan büyük hava girişi ve aktif ızgara panjuru sistemi, soğutma ve aerodinamiği optimize etmek için otomatik olarak ayarlanıyor.”Thor’un Çekici” olarak bilinen gündüz farları, üst üste yerleştirilmiş Matrix LED farların üzerinde konumlanıyor.Yanlarda, gövdeyle aynı hizada kapı kolları ve 19 ila 21 inç arasında değişen aerodinamik jantlar dikkat çekiyor. Arka kısımda ise dikey LED stop lambaları bagaj kapağına entegre edilmiş.
Boyutlar ve Platform
XC70, 4.815 mm uzunluğa, 1.890 mm genişliğe ve 1.650 mm yüksekliğe sahip. Aks mesafesi ise 2.895 mm. Bu ölçülerle, XC90 modelinden 137 mm daha kısa ve aks mesafesi 89 mm daha az. Araç, Volvo’nun Scalable Modular Architecture (SMA) platformu üzerine inşa edilmiş.
Motor ve Performans
Araçta 1.5 litrelik, 161 beygir gücünde (120 kW) bir içten yanmalı motor bulunuyor. Kullanıcılar, lityum demir fosfat veya üçlü lityum-iyon batarya seçenekleri arasında tercih yapabilecek. XC70’in sadece elektrikle menzili 200 km (124 mil) olarak belirtiliyor. Azami hızı ise 180 km/s. Bu özellikler, özellikle Çin pazarında uzun menzilli hibrit araçlara olan talebi karşılamayı hedefliyor.
Volvo’nun yeni XC70 modeli, elektrikli araçlara geçişte daha temkinli olan kullanıcılar için ideal bir seçenek sunuyor.Geleneksel SUV tasarımı, uzun elektrikli menzil ve modern teknolojik özellikleriyle dikkat çeken bu model, Volvo’nun sürdürülebilirlik ve kullanıcı ihtiyaçlarını dengeleyen yaklaşımını yansıtıyor.
