Volkswagen Golf R test sürüşü

Volkswagen Golf R test sürüşü: Kuzu postundaki kurt

Bu tanım çok klişedir. Fakat Golf R için gerçekten bundan daha iyi ifade edilebilecek bir söz yok. Mütevazi görünümü altında yatan sıra dışı performans onu çok farklı bir noktaya taşıyor.

Gençler hızlı otomobilleri sever. Geçtiğimiz yıllarda modifiye furyası içinde bazıları yavaş otomobillerini güçlendirmeye, bazıları da güçlü olanı daha da güçlü yapmak için büyük bir mücadele içindeydi.

Görsel olarak birçok değişim yapılıyor, jantlar büyütülüyor, süspansiyonlar sertleştiriliyordu. Ve dahası… Bu otomobillerin çoğu da GTI sınıfı modellerden oluşuyordu. VW’de bu konuda gözde markalardan biriydi.

Fakat zaman içinde bu modifiye rüzgarı tıpkı bir moda gibi geldi ve geçti… Şimdi çok sınırlı bir kitle daha farklı bir profesyonellikte bu hobisini devam ettiriyor.

Marka tarafına dönüp baktığımızda ise artık gerçekten de tüm otomobiller gibi GTI’larda hızlandı, güçlendi ve güzelleşti.

Son döneme baktığımızda ise, GTI’larla yetinemeyenler için daha güçlü, daha sporcu modeller ortaya çıkmaya başladı. Artık bu tipteki otomobillerin güçleri 300 HP’lere yaklaşıyor, hatta geçiyor.

İşte bunun en iyi örneklerinden biri olan ve bizler için de büyük merak uyandıran otomobillerden olan VW Golf R ile birlikteyiz.

VW Golf, markanın en büyük silahlarından biri. Kompakt sınıfta her zaman referans ve öncü olarak kabul edilen, birincilikleri göğüsleyen başarılı bir model. Geçmişte kullandığım 2.0 lt’lik 220 HP’lik GTI’ın ardından R modeli bambaşka bir karaktere sahip.

Aynı ünitenin 300 HP’lere ulaşan gücü, dört tekerlekten çekişli yapısı ve üstün tutunma kabiliyeti onu gerçekten de kuzu postundaki kurda dönüştürüyor.

Dıştan bakıldığında sportif öğelere sahip Golf’ten başka bir şey göremiyorsunuz. Evet tamponları, jantları ve dört çıkışlı egzozları onun pek de yavaş bir Golf olmadığını bizlere işaret ediyor. Fakat otomobilden çok anlamayan biri Golf R ile ortalama bir spor otomobil kovalama fikri pek inandırıcı gelmeyebilir.

Golf R’ın içinde standart modeliden ayıran en belirgin detaylar sürücü ve yolcuları başarılı bir şekilde saran sportif koltuklar. Ayrıca R logolu direksiyon da ele son derece iyi oturuyor. 320 km/s’i gösteren mavi gösterge panelleri kontak anahtarını çevirdiğiniz anda göz kırpıyor. Ve Golf R hafif bir homurtuyla çalışıyor.

Mükemmel DSG şanzımanın hemen yan tarafında bir “Mode” düğmesi bulunuyor. Burada Golf R’ın sürüş modlarına yer verilmiş. Eco, Comfort, Race, Individual olmak üzere dört farklı seçenek bulunuyor.

Kullanılan DCC (dinamik şasi kontrolü) sayesinde Golf’ün gövde kontrolü ve sürüş özellikleri kompakt bir hatchback’e göre insanı hayrete düşürüyor. Standart bir TDI Golf’ün de iyi bir yol tutuşuna sahip olduğunu biliyoruz. Golf R’da kullanılan sportif süspansiyon ve yaylar kendini belli ediyor. R modeli, normal Golf’e oranla 20 mm, GTI’a oranla da 5 mm yere daha yakın.

Fakat yasal hız sınırlarını biraz aşmak durumunda kaldığımız virajlı dağ yollarında, Golf R yüksek hızlarda mükemmel bir kontrol edilebilirlik sunuyor. Öncelikle otomobil direksiyon hissi ve tam da istediğimiz gibi. Söz dinliyor ve Golf R’ı arkadan kayma eğilimde olduğu noktalarda mükemmel bir şekilde olduğu yere geri getiriyor.

Burada Golf R’ın dört tekerlekten çekiş sistemine hayat veren beşinci nesil Haldex’in payı büyük. Geçmişte otomobil sürekli olarak gelen yüksek güçle birlikte önden kayma yaşamaya çalışırken, artık bu güç çok iyi bir şekilde dağılıyor ve otomobil çok daha kontrol edilebilir bir şekilde kayıyor. Tabii tüm bunları “Race” modundayken yaşıyorsunuz. ESP otomobile oldukça geç bir şekilde müdahale ediyor. Eğer ki daha heyecanlı bir sürüş arzuluyorsanız Golf R, ESP’yi tamamen kapatabilmenize olanak tanıyor.

Gelelim otomobilin yaşattığı en büyük adrenaline… Direksiyondan değiştirebildiğiniz şanzıman adeta yarış otomobili gibi. Golf R, 1-2-3 ve 4. Vitesleri öylesine büyük bir iştahla bitiriyor ki yüreğinizi sürekli ağzınıza geldiğini hissediyorsunuz. Ve bunu yaparken egzozdan gelen patırtılar insanı resmen tahrik ediyor.

TSI motorun DSG ile mükemmel uyumu gelen 300 HP ile tam bir şölene dönüşüyor. Motor tam anlamıyla soluksuz bir şekilde hızlanıyor. Otomobiln bir anda (4.9 sn) 100 km/s, diğer bir bakışta da 200 km/s’ye ulaşıyor.

Tüm bunların ardından tekrar Comfort moduna aldığınızda her şey yumuşuyor, sanki Golf TDI kullanıyormuş gibisiniz. İşte Golf R’ın bence en çekici yönü de bu. Dikkat çekmiyorsunuz, dört kapılı karoseriyle bir aile otomobilin bekleneni her anlamda sunuyor. Kaliteli ve iyi bir malzeme kalitesi sunuyor. Ayrıca Porsche kovalayacak kadar ve güçlü ve güvenli bir sürüş sunuyor.

İki kapılı coupe sevdalıları için bu otomobilin hem fiyatı yüksek hem de imajı yeterli gelmeyebilir. Fakat saf gücü seven fakat gösterisi sevmeyen içinse biçilmiş kaftan…

Ahmet Armağan